Sitges
Sitges'in sanatçılar arasındaki ün ve itibarı 17. yüzyıla dayanır. Bu yüzyılda ünlü Katalan ressam "Santiago Rusinol" yazları bu kasabada yaşamaya ve tablolarında bu kasaba manzaralarından esinlenmeye başladı. 1960'lı yıllarda, İspanya, General Franco tarafından diktatörlükle yönetilmekte iken, Sitges kasabası İspanya içinde bohem tipi karşı kültürlü yaşamaya merkez olmuştu ve "İbiza'nın minyatür bir kopyası" olarak anılmakta idi.
Günümüzde gey ve lezbiyen hayat stili yaşayan turistler için Sitges popüler bir merkez olmuştur. Bu kasabanın dünyada geylere en yakınlık gösteren yerleşimlerden biri olduğu kabul edilmektedir.
Günümüzde Sitges'in ekonomisi turizm ve kültür temeli üzerinde bulunmakta ve bunu sağlamak için kasabada, yarısından çoğu 4 yıldızlı otellerde olmak üzere, 4.400'den fazla otel yatağı bulunmaktadır.
Kasabada daimi olarak ikamet edenlerin yaklaşık %35'i Hollanda, Birleşik Krallık, Fransa ve İskandinavya asıllı yabancı insanlar olup, bunların çocukları kasabada kurulu bulunan enternasyonal okullara devam etmektedirler.
Sitges'e "İspanya'nın Saint-Tropezi" lakabı verilmiştir. Sitges'te gayrimenkul fiyatları en pahalı Avrupa şehirlerindeki gayrimenkuller fiyatlarına yaklaşmaktadır. Buna baş neden deniz kıyısında bulunması ve kasabanın "Garraf Doğa Parkı"'nin tam ortasında bulunmasıdır. Barselona El Prat Uluslararası Havaalanı'na yakınlığı da büyük bir avantajdır.
Sitges’te ilk yaşam izleri Neolitik Çağ'a uzanır. MÖ 4. yüzyılda İberler yerleşmeye başlamıştır. MÖ 1. yüzyıla kadar Sitges iki ayrı köysel yerleşke şekilde idi. Bu iki kırsal yerleşim sonradan Roma İmparatorluğu arazisine dahil edildi. Sitges Kalesi 1041’de inşa edilmiştir ve hala sağlamdır. Bu kale önceden Barselona piskoposluğuna bağlı idi. 1041'de piskoposluk bu kaleyi Mir Geribert'e devretmiştir. Sitges ismi ise 12. ve 14. yüzyıllar arasında bu köyü yönetmiş olan Sitges ailesinden gelmektedir. 1308'de Sitges ailesinin başı olan "Agnes Sitges" bu kaleyi ve kasabayı Bernat de Fonollar'a sattı. Bu asilin ölmesi ile bir hayır kurumu olan "Pia Almoina" kasabanın ve kalenin sahipliliğini eline aldı. Bu hayır kurumu 1614'te kadar Sitges kasabası ve kalesinin sahipliğini elinde tuttu. Sitges, küçük ve önemsiz balıkçı köyü idi ve kasabanın ekonomisi bağcılık ve şarapçılığa da dayanmakta idi. 20. yüzyılda Sitges pek çok Katalan ve İspanyol entelektüel sanatçının ev sahibi olduğu, yerleştiği bir merkez olmuştur. 1960'lara dek balıkçılık ve bağcılıkla geçinen Sitges'liler bu yıllardan sonra turizmin gelişmesi ile bu alana yöneldi. 1960'lı yıllarda kasaba bir turizm merkezi haline geldi.